8 Aralık 2011 Perşembe
İlk Üç Maddenin Mukaddesatı…
Habertürk.com sitesine yer alan haber aynen şöyle diyor… Tüsiad bundan 19 yıl önce hazırladığı anayasa taslağını tekrar güncelleyerek yeniden gün yüzüne çıkardı”’… Tüsiad nedir ne değildir tartışılır ancak böyle bir oluşum nasıl olurda anayasamız hususunda bu kadar dem vuralabilir.Dem vurmasını geçtim neredeyse ülkenin birlik ve beraberliğine , vatanımızın bütünlüğüne göz dikmişçesine çalışmalar sürdürüp ortaya akıl fikir kasesine sığmayacak kadar asılsız önerilerle çıkmaktadır.Nedir anayasamızın ilk 3 maddesi ;Madde 1:Türkiye devleti bir cumhuriyettir.Madde 2: Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.Madde 3: Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı İstiklal Marşı’dır. Başkenti Ankara’dır.
Peki bu Tüsiad bu maddeler hakkında ne diyor ne nasıl bir öneride bulunuyor.
”TÜSİAD, bundan tam 19 yıl önce 1992’de Prof. Dr. Erdoğan Teziç’e hazırlattığı anayasa taslağında da ‘ilk 3 madde’ konusuna yer vermişti. Söz konusu taslağa ilişkin çalışma grubu raporunda, “Çalışma grubumuz değişmez anayasa kuralı olarak 1924 ve 1961 düzenlemelerine dönmeyi ve sadece hükümet şekli olarak cumhuriyet ilkesinin değişmezliğinin kabulünü tercih etmiştir” ifadesi yer almıştı.Yeni anayasayı seçimler sonrasında oluşacak Kurucu Meclis hazırlamalı.kAnayasanın ilk 3 maddesi de dahil olmak üzere hiçbir madde ‘değiştirilemez’ hükmünde olmamalı. Yalnızca yönetim biçiminin ‘cumhuriyet’ olarak kalması benimsenmeli. Yerel yönetimlerin yetkileri genişletilmeli, yerinde yönetim sistemi geliştirilmeli. Etnik, dini ya da mezhepsel kimliklerin serbest ifadesi ve örgütlenmesi önündeki engeller kaldırılmalı. Seçim barajı temsil adaletine uygun bir seviyeye çekilmeli.”
Yani velhasılı kelam benim ülkemin sanayici işadamları ki bu adamların başında bir kadın vardır ve bu işadamları derneği statüsünü sarsmaktadır.Buradaki sözlerimden Bir kadının başkan ollamayacağı manası çıkarılmamalıdır… Nasıl ki hainliğin kadın erkek gibi bir cinsiyeti yoksa başkanlığından cinsiyeti yoktur ama şu bilinmelidir ki Anayasımızın ilk 3 maddesinde yer alan değerler ve ilkeler bu vatanın birlik ve beraberliğini parçalanamaz bütünlüğünü destekler ve besler… Bu ilk üç maddeye muhalefet birlik ve beraberliğimize karşı gösterilen bir isyan şovudur…. Prova değil şovdur çünkü hainliğin provasını daha önce azınlıklar adı altında kürdistan sevdalılarına kürtçe resmi dil olsun, kürtçe tv yayının başlaması gibi olaylarda yapmışlardı… Şu an sınıf atlayarak iş adamları statüsündeki insanları da safalarına katan hainler birliği amaç ve hedefleri doğrultusunda tüm gayret ve çabaları ile ilerlemektedirler…
Peki biz vatansever milliyetçilerin asıl amacı olan vatanın bütünlüğünü korumak hedefini ne kadar uyguluyor ne kadar bu hedefi tatbik ediyoruz. Aslolan kazanmak değil kazanılmışı korumaktır.Atalarımız bu vatanı büyük gayretleri ile kazanıp bizlere armağan eden atalarımıza minnet borcundan çok bu vatanı koruyup bizden sonrakilere aynı karar ve kararlılıkta teslim etme borcumuz vardır..
Vural Egemen SARIGÖZ
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder